İsrail’in Gazze’ye saldırılarında 39 Filistinli hayatını kaybetti

İsrail ordusunun Kurban Bayramı'nın üçüncü gününde Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü saldırılarda en az 39 Filistinli yaşamını yitirdi.

Gazze/İstanbul

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 108 artarak, 54 bin 880'e yükseldi.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in devam eden saldırılarında yaşanan can kayıpları ve yaralanmalara ilişkin son bilgiler paylaşıldı.

Son 24 saatte Gazze'deki hastanelere 108 ölü ve 393 yaralının getirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze'de 19 Ocak'ta varılan ateşkesi bozarak 18 Mart'tan bu yana düzenlediği saldırılarda 4 bin 603 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 14 bin 186 kişinin de yaralandığı belirtildi.

Hastane kaynakları ve görgü tanıklarının aktardığına göre, Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya bölgesine insansız hava aracı (İHA) ve savaş uçaklarıyla düzenlenen hava saldırılarında 11 kişi hayatını kaybetti.

Cibaliya'da zorla yerinden edilen binlerce Filistinlinin bulunduğu Nakab ve Rafii okulları savaş uçaklarıyla hedef alındı.

Beyt Lahiya ilindeki Atatıra bölgesinin topçu atışlarıyla hedef alındığı saldırıda bir yaşlı ve bir çocuk yaralandı.

Şucaiyye Mahallesi, top atışlarıyla vuruldu, 1 Filistinli yaşamını yitirdi, yaralananlar oldu.

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan ve "Netzarim Koridoru" olarak anılan bölgede ise bir yardım dağıtım noktası çevresinde yardım almak için bekleyenlerin üzerine açılan ateş sonucu 1 kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi yaralandı.

Han Yunus'un batısındaki Mevasi bölgesinde, yerinden edilen sivillerin kurduğu çadırları hedef alan İsrail'e ait İHA saldırısında ikisi çocuk 6 kişi hayatını kaybetti.

İsrail ordusuna ait keşif uçağı, Han Yunus'ta sivillerin toplandığı alanı hedef aldı. Saldırıda 4 Filistinli hayatını kaybetti, yaralananlar oldu.

Refah kentinde ise bir yardım merkezi çevresinde toplanan sivillere ateş açan İsrail askerleri, 13 Filistinliyi öldürdü, en az 70 kişiyi yaraladı.

Han Yunus'un doğusundaki Muin bölgesinde ise iki kişinin cansız bedenine ulaşıldı.

Daha önceki bir saldırıda yaralanan küçük kız çocuğu Dima Ebu Musa da bu sabah hastanede yaşamını yitirdi.

İsrail ordusu ayrıca Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya ile Gazze kentinin doğusunda bazı ev ve tesisleri patlayıcılarla havaya uçurmaya devam ediyor.

Sağlık sistemi alarm veriyor

İlgili kaynaklara göre Gazze’deki sağlık hizmetleri alarm veriyor.

Kaynaklar, hastanelerdeki yakıt stoklarının yalnızca iki gün daha yeteceğini, çok sayıda yaralının ise güneydeki sağlık merkezlerine ulaşmakta zorluk çektiğini bildirdi.

Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) dün, Gazze'de açlık çeken sivillerin, yiyecek alma umuduyla gittikleri yardım dağıtım merkezlerinde İsrail'in yoğun saldırılarına maruz kaldığını belirtmişti.

Açıklamada, Gazze'deki mevcut yardım dağıtım modelinin "etkisiz" olduğu ve "insanları ölüme çağırmak" anlamına geldiği vurgulanmıştı.

İsrail'in 7 Ekim 2023’ten bu yana süren saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 54 bin 772’ye, yaralı sayısı ise 125 bin 834’e yükseldi.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: Şifa ve El-Ehli Baptist Hastaneleri 24 saat içinde hizmet dışı kalabilir

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, yakıt tedarikinde yaşanan kriz nedeniyle hastanelerin faaliyetlerini durdurabileceği kritik saatlere girildiği belirtildi.

Açıklamada, Şifa Hastanesi ve El-Ehli Baptist Hastanesi'nin 24 saat içinde hizmet dışı kalma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu ifade edildi.

İsrail saldırıları nedeniyle bölgenin kuzeyindeki hastanelerin hizmet dışı kalmasının ardından, Gazze ili ve kuzey bölgelerindeki yaralı ve hastalar için gerekli acil müdahalenin Şifa ve El-Ehli Baptist'te yapıldığı, bu iki hastanenin hizmet dışı kalmasının Gazze kentindeki sağlık tesislerinin geri kalanının da çökmesi anlamına geleceği aktarıldı.

Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alan Han Yunus'teki Nasır Hastanesinin sınırlı yakıt tedarikiyle hizmet vermeye çalıştığı belirtilen açıklamada, mevcut yakıtın iki gün içerisinde tükeneceği uyarısında bulunuldu.

Bölgeye yakıt girişine izin verileceği ya da elektrik jeneratörlerinin çalışma süresinin artırılacağına ilişkin herhangi bir bilgi olmadığına işaret edilen açıklamada, jeneratörlerin çalışmasının durmasının hasta ve yaralıların hayatını tehlikeye atmak anlamına geldiği belirtildi.

Sağlık Bakanlığının açıklamasında uluslararası topluma hastane jeneratörleri için yakıt, yedek parça ve yağ girişine izin vermesi için İsrail'e baskı yapma çağrısında bulunuldu.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana ağır saldırılar düzenlediği Gazze Şeridi'nde 2 Mayıs'ta sınır kapılarının kapatması ve gıda, ilaç, yardım ürünleri, yakıt girişini engellemesi bölgedeki krizi daha da artırdı.

Sağlık Bakanlığının verilerine göre İsrail saldırıları sonucu Gazze Şeridi'nde halihazırda 38 hastaneden 19'u kısmen faaliyet gösteriyor. Bunun yanı sıra acil servis hizmeti veren 9 sahra hastanesi de bulunuyor.

İsrailliler işgal altındaki Batı Şeria'da 100’den fazla zeytin ağacını kesti

İşgal altındaki Batı Şeria'nın batısında yer alan Selfit kenti yakınlarında, Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, 100’den fazla zeytin ağacını keserek büyük bir tahribata neden oldu.

Karave Beni Hassan Belediye Başkanı İbrahim Asi, basına yaptığı açıklamada, İsraillilerin beldenin doğusundaki tarım arazilerine baskın düzenleyerek Filistinli Muhenned Sufyan Reyyan’a ait 100'den fazla zeytin ağacını kestiğini belirtti.

Asi, bu olayın, belde topraklarına ve çiftçilerine yönelik sistematik saldırıların son halkası olduğunu vurguladı.

Filistin resmi ajansı WAFA’nın haberine göre de Selfit'in batısındaki Kefr ed-Dik beldesinde de bir grup İsrailli, arazisinde bulunan Filistinli çiftçi Nasır Ferac Naci’ye saldırdı.

Naci, aldığı darbeler sonucu yaralanarak Selfit Devlet Hastanesine kaldırıldı.

Saldırganlar ayrıca Filistinli Ahmed Muhammed Ali’ye ait tarım alanını da ateşe vermeye çalıştı.

İşgal altındaki Batı Şeria'da Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler, dün de Ramallah kentinde El-Muğayyir ve Ebu Felah köyleri arasında bir bölgeye baskın düzenleyerek Filistinlilere ait yaklaşık 100 zeytin ağacını kesmiş, tarım arazilerine de zarar vermişti.

Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, işgal altındaki Batı Şeria genelinde Filistinlilere ait zeytinliklere, tarım arazileri ve mülklerine yönelik saldırıları artarak devam ediyor.

Son bir ayda 1000’in üzerinde zeytin ağacının söküldüğü ya da kesildiği, en fazla zararın ise El Halil, Ramallah, Selfit, Tulkerim ve Nablus kentlerinde yaşandığı kaydedildi.

Filistinli gruplar: Gazze’deki yardım dağıtım merkezleri "açlık çeken insanları hedef alan ölüm tuzaklarına" dönüştü

Filistinli direniş grupları, Gazze Şeridi’nde İsrail-ABD güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı" tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerinin açlık içindeki sivilleri hedef alan "ölüm tuzaklarına" dönüştüğünü belirtti.

Hamas’ın internet sitesinde yayımlanan ortak açıklamada, "ABD’nin desteklediği yardım dağıtım merkezleri, halkımız için adeta birer ölüm tuzağına dönüştü. Açlık ve susuzluk nedeniyle bu merkezlere yönelen siviller, günlük katliamlarla karşı karşıya kalıyor." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, insani yardım kisvesi altında faaliyet yürüten kuruluşun, 126'dan fazla Filistinlinin ölümüne yol açtığı belirtildi.

Filistinli gruplar, söz konusu kuruluşa karşı uluslararası hukuki süreç başlatılması çağrısında bulunarak, "Bu yapı insani değil, aksine güvenlik ve istihbarat temelli faaliyet yürütüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Açıklamada ayrıca, "Bu sözde yardım merkezlerinde her gün yeni bir katliam yaşanıyor. Dünya bu ölümleri sessizce izliyor." ifadesine yer verildi.

Filistinli gruplar, uluslararası topluma "bu insani suça karşı harekete geçme" çağrısında bulundu.

İsrail ordusu, 27 Mayıs'tan bu yana İsrail-ABD güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı" tarafından insani yardım adı altında kurulan dağıtım bölgelerine saldırılar düzenliyor. İsrail güçleri, oluşturduğu sözde "tampon bölgelerde" kurduğu dağıtım yerlerine akın eden sivillere ateş açıyor.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinin verilerine göre, İsrail askerlerinin, 27 Mayıs-6 Haziran tarihlerinde söz konusu dağıtım merkezlerinde Filistinlilere düzenlediği saldırılarda 110 kişi öldü, 583 kişi yaralandı, 9 Filistinlinin ise cesedine ulaşılamadı.

Gazze'de savaşmayı reddeden İsrail askeri hapis cezasına çarptırıldı

İsrail'in Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, bir askeri mahkeme, yedek asker olarak 7 Ekim 2023'ten bu yana 270 günlük görev süresini doldurmasına rağmen Gazze'deki savaşa karşı çıkması sebebiyle göreve gitmeyi reddeden Yüzbaşı Ron Weiner'e 25 gün hapis cezası verdi.

Gazze'de savaşmayı reddetmesi sebebiyle geçen hafta 20 günlük hapis verilen Weiner cezaevine gönderildi.

Yargı sürecindeki "teknik bir aksaklıktan dolayı" Weiner, 24 saatten kısa bir sürede serbest bırakıldı ve davası yeniden görüldü.

Gazetenin haberinde, Weiner'in Gazze'de tutulan İsrailli esirlerin, bedeli savaşı durdurmak olsa bile geri getirilmesini talep eden hareketin önde gelen aktivistlerinden biri olduğuna dikkat çekildi.

Gazze'deki İsrailli esirlerin geri getirilmesini destekleyen İsrail askerlerinin oluşturduğu gruptan, Yedioth Ahronoth gazetesine yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze'deki askeri baskısının esirlerin hayatını riske attığı yönünde korkunun yaşandığı kaydedildi.

Gazze'deki İsrailli esirlerin hayatı pahasına "savaşa katılmayı reddetmenin mantıklı bir adım olduğu" ve söz konusu askerlerin bunu desteklediği ifade edildi.

Gazze'deki hükümet: İsrail'in "yardım tuzaklarında" 125 Filistinli hayatını kaybetti, 736 kişi yaralandı

Gazze Şeridi'ndeki Filistin hükümeti, İsrail ordusunun ABD güdümlü yardım dağıtım noktalarında açlıkla boğuşan ve gıda almak isteyen Filistinlilere 27 Mayıs'tan bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 125'e, yaralıların sayısının 736'ya yükseldiğini bildirdi.

Hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail güçlerinin İsrail-ABD güdümlü sözde insani yardım merkezlerinde savunmasız sivillere karşı korkunç katliamlar işlemeye devam ettiği ifade edildi.

Açıklamada, bugün "İsrail ordusu ve bir ABD güvenlik şirketi unsurlarının Refah kenti ile 'Netzarim Koridoru' olarak anılan bölgede yardım merkezleri yakınlarında toplanan ve açlıkla boğuşan sivillere ateş açtığı saldırılarda 13 kişinin hayatını kaybettiği; 153'ünün yaralandığı" aktarıldı.

İnsani yardım çalışmaları kisvesi altında kasıtlı öldürmelerin tekrar tekrar yaşandığı belirtilen açıklamada, bu sözde yardım mekanizmalarının faaliyet gösterdiği 27 Mayıs'tan bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının 125'e; yaralıların 736'ya ulaştığı, 9 kişinin de kayıp olduğu kaydedildi.

Açıklamada, açık askeri alanlarda kurulan ve tamamen İsrail ile özel ABD güvenlik şirketlerinin kontrolünde olan bu merkezlerin, açlıkla boğuşan insan kalabalıklarını doğrudan ateşli silah ve patlayıcıyla hedef almak için çektiği kanlı tuzaklara dönüştüğü aktarıldı.

Hükümetin Medya Ofisinin önceki açıklamasında İsrail askerlerinin, 27 Mayıs-6 Haziran'da söz konusu dağıtım merkezlerinde Filistinlilere düzenlediği saldırılarda 110 kişinin öldüğü, 583 kişinin yaralandığı, 9 Filistinlinin ise cesedine ulaşılamadığı belirtilmişti.

Eleştirilerin hedefinde

Bu yılın şubat ayında İsviçre'nin Cenevre kentinde "kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum örgütü" olarak kurulduğu söylenen "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nın arkasında ABD ve İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv ve Washington yönetimleri bulunuyor.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve Gazze'deki Filistin hükümeti bu vakfın Tel Aviv yönetiminin amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade ediyor.

Uluslararası basında çıkan haberlere göre, bu vakıf sayesinde Gazze'ye yardımlar konusunda BM ve diğer bağımsız yardım kuruluşlarının saf dışı edilmesi amaçlanıyor.

İsviçre'nin Cenevre şehrinde kurulan vakıf, ABD tarafından "bağımsız" olarak değerlendirilmesine rağmen, kuruluşun İcra Direktörü Jake Wood, açılış töreninden bir gün önce istifa ettiğini duyurmuştu.

Wood, yardım planını hayata geçirmenin "insani ilkelerle bağdaşmadığını" ve "tarafsızlık, insanlık ve bağımsızlık gibi temel prensiplerden taviz verilemeyeceğini" ifade etmişti.

KAYNAK AA