DOLAR

42,0162$% 0,34

EURO

48,4909% 0,61

STERLİN

55,2975£% 0,48

GRAM ALTIN

5.411,59%-0,33

ÇEYREK ALTIN

9.154,00%-0,74

BİTCOİN

4609899฿%1.86712

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AZ BULUTLU 18°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, Gazze’nin bir an evvel ayağa kaldırılması için sadece elini değil tüm gövdesini taşın altına koymaya hazırdır.” dedi.

İstanbul

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hilton Bomonti’de düzenlenen TRT World Forum 2025’teki konuşmasına katılımcıları selamlayarak başladı.

Forumun beşeriyeti ilgilendiren sorunların istişare edilmesi noktasında son derece kıymetli bir platform haline dönüştüğünü gördüklerini dile getiren Erdoğan, 2017’den beri TRT World Forum’u başarıyla tertipleyen TRT yönetimi ve mensuplarını canı gönülden tebrik ettiğini söyledi.

Erdoğan, Türkiye’nin yüz akı kurumlarından TRT’nin insanı merkeze alan yayıncılık anlayışı ve hakikatin sesini dünyanın dört bir tarafına ulaştıran yayınlarıyla iftihar kaynağı olduğunu vurguladı.

Kamu yayıncılığı sorumluluğunu layıkıyla üstlenen TRT’nin düzenlediği TRT World Forum’un da TRT’nin bugün artık 7 kıtada bilinen ve tanınan bu yaklaşımının en kıymetli tezahürlerinden biri olduğunu anlatan Erdoğan, “Bugüne kadar farklı alanlarda bine yakın konuşmacı bu platformda fikir, tespit ve önerilerini dillendirmiş, on bine yakın katılımcı da programları yerinde takip etmiştir. Her yıl farklı bir başlık altında ekonomi, siyaset, güvenlik, medya, teknoloji ve uluslararası ilişkiler alanlarında mümtaz isimlerin görüşlerini burada dinleme fırsatı bulduk.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sene forumun “Küresel Yeniden Kurulum: Eski Düzenden Yeni Gerçeklere” temasıyla düzenlendiğini anımsatarak, “Önümüzdeki 2 gün boyunca 35 farklı ülkeden, 132 yetkin konuşmacı ve 2 bini aşkın katılımcıyla küresel meselelere yenilikçi çözümler aranacak. Dünyanın ve bölgemizin içinden geçtiği sancılı süreç dikkate alındığında böylesine bereketli bir fikir ortamı kuşkusuz daha fazla önem kazanıyor.” diye konuştu.

İnsanlığın geleceğini tehdit eden sorunlar üzerine ne kadar çok konuşulur, karşılıklı saygı çerçevesinde ne kadar çok tartışılırsa sahici çözümlere ancak o nispette ulaşabileceğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

“Burada istişare edilecek meselelerin, burada dillendirilecek fikirlerin, burada yükselecek çağrıların tüm insanlığın barış ve huzur arayışına katkı sağlamasını temenni ediyorum. Sadece medyaya dair değil küresel birçok meselenin enine boyuna tartışılacağı forumun başarılı geçmesini diliyorum. İştirakleri, fikirleri ve önerileriyle foruma değer katan misafirlerimize şimdiden şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi iletiyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan her günün daha adil, kapsayıcı, kuşatıcı bir küresel sistemin inşasına duyulan ihtiyacı ortaya koyduğunu söyledi.

Savaşlar, çatışmalar, eşitsizlik ve adaletsizliklerin tüm insanlığın gündemini adeta işgal etmiş durumda olduğunu dile getiren Erdoğan, “İkinci Cihan Harbi’nin galipleri eliyle kurulan mevcut sistem, günümüzün gerçeklerine ve gerekliliklerine maalesef uymuyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin adaletsiz karar alma yapısı nedeniyle insanlığın ortak sorunlarına çözüm üretemiyor. Çoğu zaman sorunlar da çözüm yolları da apaçık belli olduğu halde yer kürenin birçok yerinde masum insanlar ölmeye devam ediyor.” diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye olarak, insanlığın kaderinin 5 ülkenin insafına terk edilemeyeceğini dile getirdiklerini ve bu sebeple “Dünya beşten büyüktür” dediklerini vurgulayarak, “En büyük insani krizlerde, en somut insan hakları ihlallerinde dahi karar almakta geciken sistemin, taze fikirlere, yeni katkılara ve elbette günceli yansıtan bir yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğu aşikardır. Son 2 yılda Gazze’de yaşananları hep beraber takip ettik. İsrail hükümeti 2 yıl boyunca tüm dünyanın gözleri önünde 20 binden fazlası çocuk olmak üzere 70 bin Gazzeliyi şehit etti. 170 binden fazla Filistinli kardeşimiz İsrail saldırılarında yaralandı.” ifadesini kullandı.

İsrail’in Gazze’ye saldırılarının sonuçlarına işaret eden Erdoğan, şunları söyledi:

“Gazze’de neredeyse sağlam tek bir bina dahi kalmadı. Okullar, kiliseler, camiler, hastaneler kasıtlı şekilde bombalandı. Hala ne diyorlar? İsrail masum. Nasıl masum oluyor? Nükleer silah, en güçlü bombalar, istediği anda istediği gibi Gazze’yi vurma imkanı İsrail’de. Nasıl oluyor da masum oluyor? Dün işte bu başımıza geldi ve orada gerekenleri zaten söyledik. Tam aksine masum değil, zalim İsrail’in ta kendisidir. Elinde nükleer silahlar, bombalar var. Her nevi silah var. Kısa menzil, orta menzil, uzun menzilli silahlar var. Nasıl masum oluyor? Bunu yutmazlar. Hele hele Türkiye olarak biz bunu yutmayız.”

“İsrail şu anda açlığı ölümcül bir silah olarak özellikle çocuklara karşı kullandı”

Gazze’de yaşanan açlık krizine dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

“İsrail şu anda açlığı ölümcül bir silah olarak özellikle çocuklara karşı kullandı. Az önce perdede gördük. Deri kemik olan o yavruları gördük ve açlıkla bu yavrular terbiye ediliyor. İsrail’in yalana dayalı propaganda makinası karşısında hayatları pahasına sahadaki gerçekleri dünyaya duyurmaya çalışan 270 gazeteci katledildi. Filistinli gazeteciler sadece canlarını değil evlatlarını, az önce arkadaşlarımızın içinde bir tanesi kendisi hariç eşini, yavrularını orada kaybetti. Anne-babalarını da bu süreçte şehit verdiler. Üzülerek ifade etmek isterim ki bütün bunlar olurken küresel barış ve istikrarı korumakla görevli kurumlar katliamları durduracak, soykırımı engelleyecek, çocukların hayatlarını kurtaracak hiçbir adım atmadı.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel kurulun ezici çoğunlukla aldığı kararların bile güvenlik konseyindeki çıkar hesaplarına kurban edildiğini dile getirerek şunları ifade etti:

“Bunu anlamak, anlamlandırmak mümkün değil. Kardeşlerim, bakın burada şunu da belirtmek durumundayım. Gezi olayları sırasında İstanbul’a kamp kuran medya kuruluşları dahil uluslararası basın da aynı şekilde failleri özenle gizleyen habercilik diliyle Gazze’de sınıfta kalmıştır. Bir avuç medya organı ve cesur gazeteci dışında Gazzeli mazlumların sesini dünyaya duyuran olmadı. İnanıyorum ki uluslararası basın camiası bunun muhasebesini objektif bir şekilde geç de olsa yapacaktır.”

Kalemini, kamerasını, ekranını ve köşesini Gazze’de işlenen soykırım suçlarını karartmak için kullanan iliştirilmiş gazetecilerin ifşasının, medyanın itibarı açısından çok önemli olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bu noktada TRT’mizin soykırımın ilk gününden itibaren büyük bir özveriyle sürdürdüğü yayınlarının çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Gazze’den haber akışına bir an olsun ara vermeyen TRT, failler hakkındaki dosyaların arşivlenmesinde de büyük bir başarıya imza atmıştır. Öyle ki bu uğurda fotoğrafçı Yahya Barzak kardeşimizi şehit vermiştir. Yahya kardeşimizi ve İsrail saldırılarında hayatını kaybeden gazetecileri bugün bir kez daha rahmetle anıyorum.” diye konuştu.

“Türkiye olarak bu konuda üzerimize düşeni yapmaya hazırız”

Programın başında, Gazze’de şehit olan basın mensuplarının vasiyetlerini izlediklerini belirten Erdoğan, “İnşallah mahşeri vicdan Yahya Barzak’ın ve diğer 270 basın mensubunun hatırasına sahip çıkacak ve onların canları pahasına topladıkları deliller ışığında soykırım faillerinin hukuk önünde hesap vermesini sağlayacaktır. Türkiye olarak bu konuda üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Lahey adalet divanı başta olmak üzere bütün buralarda gerekli adımlar neyse bu adımları atmaya hazırız.” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 yıllık zulmün ardından geçen haftalarda Türkiye’nin de destekleriyle Hamas ve İsrail arasında bir ateşkes anlaşmasına varıldığını, böylece Gazzelilerin ilk defa rahat bir nefes almaya başladığını dile getirerek şunları kaydetti:

“Hamas’ın anlaşmaya riayet konusunda titiz davrandığını görüyoruz. İsrail ise mutabakatı bozmak ve katliamlarına tekrar başlamak için adeta bahane arıyor. Fırsat kovalıyor. İşte önceki gün yine çoğu çocuk 100’den fazla Gazzeliyi şehit ettiler. İsrail’in ahde sadakat konusundaki berbat sicilini herkes biliyor. Dolayısıyla ateşkesin sürmesi, insani yardımın Gazzeli kardeşlerimize ulaşması ve Gazze’nin yeniden inşası safhasına geçilmesi ancak İsrail’in tüm bunlara zorlanmasıyla mümkün olacaktır. Türkiye, Gazze’nin bir an evvel ayağa kaldırılması için sadece elini değil tüm gövdesini taşın altına koymaya hazırdır. Biz dün olduğu gibi bugün ve yarın da Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacak ve iki devletli çözümü savunmaya devam edeceğiz. Son dönemde birbiri ardına gelen Filistin’i tanıma kararlarını bu bakımdan son derece önemli buluyoruz. Henüz bu kararı almayan ülkeleri de bugünden tezi yok harekete geçmeye ve Filistin Devleti’ni tanımaya davet ediyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu;

“(Rusya-Ukrayna) Yakın gelecekte taraflar arasında orta yol bulunacak, iki komşu halkın yeniden yan yana barış içinde yaşamasının önü açılacaktır.

Türkiye, Gazze’nin bir an evvel ayağa kaldırılması için sadece elini değil tüm gövdesini taşın altına koymaya hazırdır.

Son 20 yılda yaşanan iletişim devrimine rağmen Asya’dan Afrika’ya çocuklar ölmeye devam ediyorsa, hepimiz kendimizi sorgulamak mecburiyetindeyiz.

(Sudan) Türkiye olarak Faşir şehrinde sivillere karşı işlenen zulümleri en güçlü biçimde lanetliyoruz.

Aile müessesesi ciddi saldırı altındadır. Sapkın akımlar, insan fıtratını hiçe sayan birliktelikler dijital platformlar vasıtasıyla özendirilmektedir.

Özgürlük kavramıyla her türlü gayri ahlakilik meşrulaştırılmaya çalışılıyor. İnsanlar mahremini sırf birkaç beğeni almak uğruna ortaya dökmekten çekinmiyor.”

KAYNAK AA

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

ABB’deki konser harcamaları davasının görülmesine 6 Ocak’ta başlanacak

HIZLI YORUM YAP