Barış Telli’nin hayatını beyaz perdeye aktaran “Hayatla Barış” filminin galası yapıldı
Küçük yaşta geçirdiği talihsiz kazadan sonra bir bacağını kaybeden Barış Telli'nin hikayesini beyaz perdeye yansıtan "Hayatla Barış" filminin gala gösterimi yapıldı.
Küçük yaşta geçirdiği talihsiz kazadan sonra bir bacağını kaybeden Barış Telli'nin hikayesini beyaz perdeye yansıtan "Hayatla Barış" filminin gala gösterimi yapıldı.
İstanbul
Paribu Cineverse Kanyon'da gerçekleşen gösterim öncesi basın mensuplarına açıklama yapan Barış Telli, yaşadığı mutluluğa işaret ederek, "Bu yola çıktığımızda yapımcımız Hünkar Doğan'ın, o heyecanı, 'Senin hayatın artık sinema olmalı, beyaz perdeye aktarılmalı ve herkese bunu izletmek lazım.' dediğinde, o inancını bana yaşatmıştı. Şimdi ise bu heyecanı aslında hep birlikte yaşıyoruz. Beni oynayan Taner'im canım abim, gerçekten yıllarca takip edip, onu izlerken, kişiliğini, yapısını, karakterini kendime benzetiyordum." dedi.
Yönetmen Ekin Pandır, filme çok emek verdiklerinin altını çizerek, şunları aktardı:
"Herkes bana güvendi, inandı. Hep beraber benimle bu yolda emek verdi. Herkese çok teşekkür ederim. Burada gördüklerinizin dışında da yüzlerce kişilik bir ekip var. Hepsi aynı şekilde çok ciddi emek verdi. Hepsine çok teşekkür ederim. Başta Barış'ın filmiydi bu tabii ki ama filme başladığımızda sadece Barış'ın değil, bütün engelliler ve Barış'ın durumundakiler için umut kaynağı olabilecek bir film olduğunu fark ettik. Umarım kimseyi utandırmamış, hakkını verebilmişizdir."
Omuzlarındaki yükü Barış Telli'nin aldığına dikkati çeken Ölmez, "Barış'ı ve ailesini tanıyınca hem inanılmaz derecede iş yüküm omuzlarımdan kalktı hem de açıkçası bana bir misyon yüklendi. Biliyorsunuz lakabı 'ampute Messi.' Çok yetenekli bir insan. Onun hayatını oynamak benim için bir gururdu ve çok mutluyum açıkçası." diye konuştu.
Taner Ölmez filmi izleyenlerin hem hüzünlenip ağlayacağını hem de umutla filmden ayrılacaklarını kaydederek, "Barış bambaşka bir insan. Onunla 10 dakika geçirseniz, Barış'ı tanırsınız." ifadelerini kullandı.
Telli'nin hayaline ortak olduklarını aktaran İnal, "Çok güzel bir serüvendi. İnşallah seyirci de bu serüvene katılacak. Barış'ın hayalini hep beraber izleyeceğiz. Yakından tanıdıktan, özellikle hayatına dair fikir edinip, bilgi aldıktan sonra çok başka bir duygu besliyorsunuz ona karşı. Çok hüzünlü ama bir o kadar da karakterli, güzel ve özel bir hayatı var. Biz teşekkür ediyoruz, bize bu güzel anları yaşattığı için. Sağ olsun." dedi.
Oyuncu Gürkan Uygun da filme dair şu bilgileri verdi:
"Ne yaptığını bilen bir yönetmen, yapımcı, oyuncular ve ekiple çalışmak, bir oyuncu olarak bize çok büyük keyif verdi. Her zaman o fırsatı yakalayamıyorsunuz. Tabii ki bir umut filmi. Hayalleri yıkılan bir çocuğun o hayalleri yeniden inşa ederken yanında umudunun, arkasında ailesinin olması ve bir tane koltuk değneğinin onunla olması... Onunla birlikte hayallerini gerçekleştirebildiğini görüyoruz. İnsana olan umudumuz artıyor tabii ki."
Oyuncu Nazan Kesal da filmin mottosunu çok önemsediğine vurgu yaparak, "Barış kendi öyküsü içinde, bana, bize hepimize çok önemli bir şey söylüyor. Diyor ki; 'En değerli şey hayatın kendisidir. En kutsal şey yaşamdır. Yaşamın önündeki her türlü zihinsel ve bedensel engelleri kaldırın.' Bunu dediği için de dünya şampiyonu oldu." diye konuştu.
Yapımcı Hünkar Doğan, duygusal bir an yaşadığına işaret ederek, "İlk hayal ettiğimde Barış'ın hayatıyla insanlara umut olabilmek, dünyanın en ücra köşelerinde, engeli kendisine engel olarak görenlere umut olmak, ilham kaynağı olan bir içeriğe sahip olmak, hakikaten benim için çok gurur verici bir olay. Bugün onun karşılığını burada fazlasıyla alıyorum. Tabii ki Barış'ı anlatmaya bir film yetmez, yetersiz kalır." ifadelerini kullandı.
Filmi izleyenler arasında yer alan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, sinema sezonunun yüzde 40'ın üzerinde bir artışla başladığına işaret ederek, şunları söyledi:
"Bugün çok anlamlı bir filmin galasındayız. Kardeşim mücadelenin, azmin nelere sebep olacağını, ne güzel mutluluklara vesile olacağını gösterdi. Öncelikle onun gıyabında kendisini spora teşvik eden Aysel annemizin ellerinden öpüyorum. Sanat özelinde, bazen hayattaki yaşanmışlıkların çok büyük etkileri ve sonuçları oluyor. Bugün, kardeşim verdiği mücadelenin nerelere ulaştığını hepimize güzel bir seyirle izletecek."
En son Berlin Uluslararası Film Festivali'nde değerlendirmelerde bulunduğunu aktaran Mumcu, "Bugün 173 ülkede 750 milyon seyirciye ulaşıyoruz. Bu bizim ülkemizin, kültürümüzün, insanımızın, doğamızın ve topyekun her şeyin tanıtımı için ülkemiz adına çok önemli veriler. O yüzden bu bizi çok mutlu ediyor. Daha da artarak devam etmesini diliyoruz. Hep birlikte bakanlık ve milletimizin desteğiyle çok güzel noktalara geldik." değerlendirmesinde bulundu.
Gencebay, milli değerlerin önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Milli değerlerimiz temel olarak abide gibi yerinde duruyor. Onu fark ederek, onu daha ileri götürmek boynumuzun borcudur. Geleneğe dayalı yenilikler gelişmişliktir. Bunu unutmayalım. Biz milli değerlerimizi daha öteye götürmeye çalışıyoruz. Benim bir görevim bu. Bunu yaparken bilgiyle özgür duygu ve düşünceyle yapmalıyız. Çok önemlidir bu konu. Bunlara değer versin arkadaşlar. Yeteneği de yanına ilave edelim. Yeteneksiz hiçbir şey olmaz."
Senaryosunu Caner Erzincan ile Koray Yeltekin'in kaleme aldığı film, 23 Şubat'ta vizyona girecek.
Kaynak AA