42,7031$% 0.23
50,1678€% 0.06
57,0934£% -0.02
5.901,44%0,77
9.625,00%0,90
3862419฿%-1.85224
02:00
02 Aralık 2025 Salı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Asgari ücrete ilişkin ilk toplantının ne zaman yapılacağı sorulan Işıkhan, “İnşallah yakın zamanda başlatacağız asgari ücret görüşmelerini. Tabii biliyorsunuz asgari ücreti hükümet olarak biz değil Asgari Ücret Tespit Komisyonumuz belirliyor. Komisyon, inşallah yakın zamanda toplanacak, çalışmalara başlayacak.” diye konuştu.
İşçi kesiminin görüşmelere katılmayacağı yönündeki iddiasını sürdürdüğü anımsatılan Işıkhan, şunları kaydetti:
“Asgari Ücret Tespit Komisyonu sosyal diyaloğun en önemli mekanizmalarından bir tanesi. Biz masada tüm tarafları görmek istiyoruz. Asgari Ücret Tespit Komisyonuna ilişkin resmi olarak tüm taraflara, işveren ve işçi konfederasyonlarımıza resmi yazımızı göndereceğiz yakın zamanda. Masada 3 kesimi de görmek istiyoruz.”
KAYNAK AA
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 28. Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile 18. Dönem İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni’nde yaptığı konuşmada, adaletin yükünü omuzlamaya hazır 1351 hakim ve savcının meslek yolculuklarında yeni dönemi başlattıklarını söyledi.
Zorlu sınavlardan, yoğun eğitimlerden ve disiplinli staj süreçlerinden geçen yargı mensuplarını tebrik eden Tunç, hakim ve savcıların yargı teşkilatına güç ve nitelik katacağına yürekten inandığını ifade etti.
Tunç, adaletin, insanın yeryüzündeki yürüyüşüne anlam kazandıran, hakkı ve hakkaniyeti merkeze alan kutlu bir ilke olduğunu belirterek, adaletin insan onurunu korumak, hak edene hakkını vermek olduğunu aktardı.

Devletin en yüce erdemi olan adaletin, milletin en sağlam dayanağı olduğunu anlatan Tunç, “Hukuk devletinin olmazsa olmaz şartı olan yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını ayakta tutan en büyük güvence, kürsüde vakarını koruyan, meslek onurunu her şeyin üzerinde tutan hakim ve savcılarımızdır. Bugün, yargı ailesine katılan genç yargı mensuplarımız, bu kutlu sorumluluğun yeni taşıyıcıları olarak adaletin sesine güç katacak, mazlumun duasına layık olabilmek için gece gündüz demeden çalışacaksınız. Adaletin terazisini şaşırtmamak için ortaya koyacağınız her emek, bu millete bırakacağınız en kıymetli miras olacaktır.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, yargıyı vesayetçi ve darbeci anlayışın arka bahçesi olmaktan çıkararak milletin yargısı haline getirdiğini ifade eden Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gerçekleştirdiğiniz reformlarla temel hak ve özgürlükleri genişlettiniz. Ülkemizi yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşturarak demokratik hukuk devletini tahkim ettiniz. Bugün hatırlamak bile istemediğimiz ‘Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor’ diyen 27 Mayıs’ın yargı anlayışını, ‘Bir sağdan bir soldan astık’ diyen 12 Eylül’ün adalet anlayışını, postmodern darbecilerin karşısında ‘hazır ol’da duran 28 Şubat’ın hukuk anlayışını tarihe gömerek, 15 Temmuz gecesinde, demokrasi ve milli irade düşmanlarının karşısında milletiyle birlikte dimdik duran bir adalet anlayışının ve yargı sisteminin hakim kılınmasına liderlik ettiniz. Bugün ilk derecesiyle, istinafıyla, yüksek yargısıyla yargı sistemimiz milli iradeye saygı duyan, hukukun üstünlüğüne inanan, darbeciden de hesap soran, vesayetçiden de hesap soran, yolsuzluk yapandan da hesap soran tarafsız ve bağımsız bir anlayışa kavuşmuştur.”

Tunç, bu sağlam duruşun sahadaki uygulayıcıları olan hakim ve savcıların, adaletin tam anlamıyla tecelli etmesi için ülkenin dört bir yanında gece gündüz demeden görev yaptığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bütün bu fedakarlığa rağmen kimi çevrelerin devam eden soruşturma ve kovuşturmalardan hareketle yargıyı yıpratma amacı güden mesnetsiz ve manipülatif söylemler ürettiğini görüyoruz. Yargı kararları elbette eleştirilebilir. Yapıcı eleştiriler hukukun ruhunu besler, yargının terazisini daha adil hale getirir. Ancak unutulmamalıdır ki hakim ve savcılarımızı hedef gösteren, yargı mensuplarımızın itibarını zayıflatmaya çalışan hiçbir girişim ‘ifade özgürlüğü’ perdesiyle haklı gösterilemez. Adaletin omurgasını oluşturan yargıyı yıpratmaya çalışanlara karşı tavrımız nettir. Hiç kimsenin hukuku sabote etmesine, adaletin itibarına gölge düşürmesine asla müsaade etmeyiz. Yargı doğru bildiğinden şaşmadan, adaletin tecellisi ve milletimizin adalete olan güvenini tahkim etmek için fedakarca çalışmaya devam edecektir.”
Tunç, görev yerleri belirlenecek hakim ve savcıların, gittikleri yerlerde önce adaletin vakarını, sonra milletin onurunu temsil edeceğini vurgulayarak, “Şunu asla unutmayın, adalet gecikmez, adalet eğilmez, adalet korkuya teslim olmaz. Adalet, sizin kaleminizde bir emanet, sizin duruşunuzda namusunuzdur. Aziz milletimiz sizden, hakkı teslim ederken titiz, adaletli, hakkaniyetli bir duruş beklemektedir. Sizler, adaletin Türkiye Yüzyılı’ndaki en güçlü temsilcileri olacaksınız, bu yüzyılı Adalet Yüzyılı sizler yapacaksınız.” dedi.
Törende, 28. Dönem Adli Yargı Cumhuriyet Savcısı Dönem Birincisi Yasemin Cankurtaran da bir konuşma yaptı.
KAYNAK AA
Silivri’de BOTAŞ’a ait doğal gaz depolama tesisinde henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.
İhbar üzerine bölgeye çevre ilçelerden çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.
BOTAŞ ekipleri gaz akışını keserken, itfaiye de yangının büyümemesi için müdahalede bulunuyor.
Tesiste görevli personel tahliye edilirken, ekiplerin çalışmaları devam ediyor.

İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamada, saat 14.30 sıralarında çıkan yangının sebebinin henüz bilinmediği belirtildi.
Açıklamada, “Olay yerine çok sayıda itfaiye, AFAD ve UMKE ekibi sevk edilmiştir. Ekiplerin yangına müdahalesi devam etmekte olup, ilk belirlemelere göre olayda ölen ya da yaralanan bulunmamaktadır. Yangının kesin çıkış sebebi, ekiplerin yangın sonrasında yapacağı incelemede tespit edilecektir.” ifadeleri kullanıldı.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) tarafından yapılan açıklamada, tesiste 14.20 civarında ünitelerin vana bakımlarının yapılması amacıyla bir ünitenin izole edilmesi esnasında kontrollü gaz çıkışı yapıldığı, bu sırada gaz çıkışı ile birlikte gazın yanarak havaya atılmasının (venti) gerçekleştiği aktarıldı.
İşletme prosedürleri gereği tüm yüzey tesislerinin kontrollü şekilde gazsızlaştırma işlemine tabi tutulduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Çıkan gazın kontrollü şekilde yanması sağlanmış, yine prosedürler gereği gerek kurumumuz personeli gerekse İtfaiye ve AFAD gözetiminde soğutma işlemine geçilmiştir. Gazsızlaştırma çalışmaları sırasında tüm gerekli emniyet tedbirleri alınmış olup beklenilmeyen bir durumla karşılaşılmamıştır. Yapılan işlem tamamen kontrol altında olup, tesisin işletilmesi ve arz güvenliği açısından herhangi bir sorun bulunmamaktadır.”
KAYNAK AA
Bakanlığın NSosyal hesabından “Doğu Akdeniz-2025 Davet Tatbikatı dördüncü gününde tüm hızıyla devam ediyor.” notuyla tatbikattan görüntülerin yer aldığı video paylaşıldı.
Videoda amfibi çıkarma, hava savunma harbi, su üstü, denizaltı savunma harbi ve seyir eğitimleri, gece koşullarında taktik atış, taktik intikal ile yaralı bakımı eğitimleri ve denizde akaryakıt ikmali gibi senaryoların gerçekleştirildiği anlar yer aldı.
KAYNAK AA
UID İngiltere’nin, Londra Diyanet Camisi’nde düzenlediği programa Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya, AK Parti MKYK Üyesi Ömer Serdar, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı İbrahim Halil Korkmaz, Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Osman Koray Ertaş, Türkiye’nin Londra Başkonsolosu Büyükelçi Hasan Ulusoy ve UID İngiltere Başkanı Halil Erdoğan’ın yanı sıra bu ülkede yaşayan Türk toplumu üyeleri katıldı.
AK Parti Genel Başkan Vekili Ala’nın telefonu aracılığıyla programa katılanlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Avrupa’nın farklı bir köşesinde böyle önemli bir toplantıyı gerçekleştirmenizden sizleri tebrik ediyorum. Devamını da bulunduğunuz yerlerde sağlamanızı UID’nin geleceğine yönelik çok çok önemsiyorum. Avrupa’nın en köklü kuruluşu olarak UID, yeni direniş içerisindedir. Bunu da herhangi bir zaafa düşmeden bitirmenizde faydalar görüyorum. Gerek Efkan Bey gerekse diğer arkadaşlarım toplantının heyecanını bize nakledecekler. Gerek ana kademe gerek hanımlar olarak bu çalışmaların kararlılıkla devamını sizlerden rica ediyorum.”
AK Parti Genel Başkan Vekili Ala da burada yaptığı konuşmada, Türkiye’de son 20 yılda elde edilen kazanımlarının altını çizerek ülkenin istikrarını koruyan en önemli unsurun, millet iradesi olduğunu ifade etti.
Seçim süreçlerinde gösterilen güçlü katılımın, Türkiye’nin karşılaştığı sınamaları aşmasında belirleyici rol oynadığını vurgulayan Ala, “Türkiye’nin petrolü yok ama sandığı var, o sandıktan çıkan irade sayesinde tüm saldırılara rağmen yolumuza devam ettik.” dedi.
Ala, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde son 20 yılda savunma sanayisinden ekonomiye birçok alanda büyük ilerleme kaydedildiğini belirterek bu başarıların arkasında yurt dışındaki Türklerin sandığa giderek gösterdiği iradenin de bulunduğunu söyledi.
AK Parti Genel Başkan Vekili Ala, konuşmasında bu iradeye sahip çıkmanın önemine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’nin ikinci partisinin içi Orta Doğu kadar karışık. Biz Orta Doğu’daki sorunları çözelim diyoruz, Balkanlar’daki sorunları çözelim diyoruz, Kafkaslar’daki sorunları çözelim diyoruz ama onlar da bizimle uğraşıyorlar. Önemli değil fakat içlerinde o kadar kargaşa var ki bakınca sanki Orta Doğu kadar karışık bir durum görüyoruz. Onlar da inşallah düzelsinler. Türkiye’ye yakışır, konuşurken hakaret etmeyen, nazik dillerle eleştiren, öneriler sunan, projeler ortaya koyan, hedef ortaya koyan bir muhalefetimiz olsun istiyoruz. Biz onları eleştirirken de böyle diyoruz. Daha iyi olun. Ayağınız taşa değsin demiyoruz. Önünüze engel koyalım demiyoruz çünkü Türkiye’nin daha iyi bir muhalefete ihtiyacı var. Biz bu anlayışla da iktidar erkini yönetiyoruz.”
Efkan Ala, Türkiye’nin güçlü demokrasiye sahip olmasının, vatandaşların siyasi katılımı ve birlik duygusuyla mümkün olduğunu dile getirerek Avrupa’da yaşayan Türk toplumuna bulundukları ülkelerde de siyasi katılım göstermeleri çağrısında bulundu.
Ala, Avrupa’da yükselen İslam karşıtlığına karşı Türk toplumunun bulundukları ülkelerde siyaset, sivil toplum ve ekonomi alanlarında da daha görünür ve etkili olmaları gerektiğini ifade etti.
Ayrıca, Ala, yurt dışında yaşayan Türklere, çocuklarının eğitimine öncelik vermeleri ve Türkiye’nin gönüllü elçileri gibi hareket ederek bulundukları topluma olumlu katkı sunmaları çağrısı yaptı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sırakaya da konuşmasında, yurt dışındaki Türk toplumunun, Türkiye’ye olan bağlılığının ve birden fazla kuşağın sürdürdüğü güçlü dayanışmanın altını çizdi.
Geçmişte vatandaşların devlet kapısında karşılık bulmakta zorlandığı dönemlerin artık geride kaldığını hatırlatan Sırakaya, bugün devletin temsilcilerinin bizzat vatandaşın ayağına giderek sorunları dinleyen, hizmet odaklı anlayış benimsediğini ifade etti.
Sırakaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyaset anlayışının “Vatandaş konuşur, devlet dinler” prensibi üzerine kurulu olduğunu belirterek, toplantıya katılmak için uzak mesafelerden gelen vatandaşların bu fedakarlığının, Türkiye’ye ve millete duydukları sevdanın göstergesi olduğunu dile getirdi.
KAYNAK AA